Akıl Tutulması: Akıl Tutulması: Sessiz Çöküşün Ardındaki Gerçek
Bu ülkede yaşamak, her geçen gün daha da büyük bir mücadeleye dönüşüyor. Sanki sokaklar, yüzlerinde bir maskeyle dolaşan, ruhsuzlaşmış insanlarla dolmuş. Herkes adeta bir zombi gibi; varlıkları var ama içlerinde bir şey eksik, bir şey kayıp. Zihninde akıl tutulması yaşayan bir insan topluluğu... Kafataslarının içinde düşüncenin, sorgulamanın, eleştirinin yerini almış bir boşluk var sanki.
Bunu akıl almakta zorlanıyor. Böyle bir cehalet, böyle bir körü körüne teslimiyet tarih boyunca ender görülmüştür. Ama yine de bu durum, modern çağın en trajik örneklerinden biri olarak karşımızda duruyor. Tarihin tanık olduğu pek çok zulüm, baskı ya da yanlışlık var ama böylesi bir akıl tutulması, modern dünyada başka bir toplumda yaşandı mı? Bundan emin olamıyorum. Bu insanlar, cellatlarına âşık olmuş gibi. Acımasız bir düzenin içinde, kendilerine yapılan kötülüğü fark etmeden bu sisteme tutunmuşlar. Böyle bir travmanın izlerini başka bir toplulukta görmek gerçekten zor. Kendi kendilerini yok edercesine bir yanılsamaya düşmüş gibiler. Bu hem kişisel hem toplumsal bir çöküşün habercisi değil de nedir?
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.