Çinli bir şirket olan Betavolt, nükleer enerji kullanarak telefon, drone ve tıbbi cihazlar için 50 yıl boyunca güç sağlayabilecek bir batarya geliştirdiğini duyurdu. Bu batarya, atom enerjisinin minyatürleştirilmesinde bir ilke imza atıyor.
Nükleer enerji, 1900’lü yıllardan beri birçok alanda kullanılan bir enerji kaynağı. Ancak bu enerjinin akıllı telefonlar gibi küçük cihazlarda kullanılması, teknik ve güvenlik zorlukları nedeniyle mümkün olmuyordu. Ta ki Betavolt isimli bir Çinli girişim, bu alanda devrim yaratacak bir batarya geliştirene kadar.
Betavolt, 8 Ocak 2024’te yaptığı basın açıklamasında, geliştirdiği bataryanın dünyada atom enerjisinin minyatürleştirilmesini gerçekleştiren ilk batarya olduğunu söyledi. Şirket, bu bataryayı, 63 nükleer izotopu madeni para kadar küçük bir modüle yerleştirerek ürettiğini belirtti. Bu modül, 15x15x5 milimetreküp boyutlarında, 3V voltajda ve 100 mikrowatt güç sağlayabiliyor. Şirket, 2025 yılına kadar 1 watt kapasiteli bir batarya üretmeyi hedeflediğini de ekledi.
Bu batarya, çürüyen izotoplardan salınan enerjiyi elektriğe dönüştüren bir süreç olan termonükleer reaksiyonu kullanıyor. Bu süreç, uzay araçları, sualtı sistemleri ve uzaktan kontrol edilen bilim istasyonları gibi büyük ölçekli uygulamalarda kullanılmıştı. Ancak Betavolt, bu süreci küçültüp ticarileştirmeyi başardığını iddia ediyor.
Betavolt’un amacı, bu nükleer bataryayı seri üretime geçirerek telefon, drone ve tıbbi cihazlar gibi küçük ve uzun ömürlü güç kaynağı ihtiyacı olan cihazlarda kullanmak. Şirket, bu bataryanın asla şarj edilmesi gerekmeyen cep telefonları ve sonsuza kadar uçabilen drone’lar hayal ettiğini söylüyor. Şirket, bataryanın pilot testlerinin başladığını ve yakında piyasaya sürüleceğini de duyurdu.
Betavolt, nükleer bataryasının güvenli ve çevre dostu olduğunu da savunuyor. Şirket, bataryanın çok katlı tasarımının alev almayı ve patlamayı önlediğini, -60 ile 120 derece arasındaki sıcaklıklarda çalışabildiğini ve dışsal radyasyon içermediğini söylüyor. Ayrıca, bataryanın insan vücudundaki kalp pili, yapay kalp gibi tıbbi cihazlarla kullanıma uygun olduğunu da belirtiyor.
Şirket, bataryanın çevre dostu olduğunu da iddia ediyor. Şirket, bataryanın kullandığı 63 izotopun bozulma süresinden sonra radyoaktif olmayan ve çevreye zarar vermeyen bir hale geldiğini aktarıyor. Şirket, bu bataryanın Çin’in yapay zeka teknolojik devriminin yeni turunda alanının en iyisi olmasına yardımcı olacağını da vurguluyor.
Betavolt’un geliştirdiği nükleer batarya, batarya teknolojisinde çığır açan bir buluş olarak görülüyor. Ancak bu bataryanın güvenlik ve çevre konusunda ne kadar etkili olduğu, düzenleyici kurumlar tarafından denetlenmesi gerekiyor. Ayrıca, bu bataryanın maliyeti, performansı ve kullanılabilirliği de henüz net değil. Bu nedenle, bu bataryanın gerçekten de telefonlarımızı 50 yıl şarj etmeden kullanmamızı sağlayıp sağlamayacağını zaman gösterecek.
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.