Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK) Haziran ayı toplantısında beklenen faiz kararını açıkladı. Son dönemde enflasyonla mücadelede sıkı duruş sergileyen Merkez Bankası, politika faizini yüzde 50 seviyesinde sabit tutma kararı aldı. Bu karar, ekonomistlerin beklentileri doğrultusunda gerçekleşti.
Faiz Kararı Beklentileri Karşılıyor
TCMB'nin Mart ayında gerçekleştirdiği 500 baz puanlık faiz artışının ardından, Nisan ve Mayıs aylarında politika faizini sabit tutması dikkat çekmişti. Haziran ayı toplantısında da faiz oranlarının değiştirilmemesi, bankanın enflasyonla mücadelede sıkı duruşunu sürdürdüğünün bir göstergesi olarak değerlendiriliyor. Ekonomistlerin büyük bir kısmı, mevcut ekonomik koşullar altında faizin sabit tutulmasını bekliyordu ve Merkez Bankası bu beklentileri doğruladı.
PPK Metninde Yer Alan Açıklamalar
PPK toplantısının ardından yayımlanan metinde, aylık enflasyonun ana eğilimindeki zayıflamanın Mayıs ayında geçici bir kesintiye uğradığı belirtiliyor. Yurt içi talebin enflasyonist düzeyde olmasına rağmen yavaşladığı ifade ediliyor. Hizmet enflasyonundaki yüksek seyir, enflasyon beklentileri, jeopolitik riskler ve gıda fiyatları enflasyonist baskıları canlı tutmaya devam ediyor.
"Enflasyonda zayıflama kesintiye uğradı" başlığı altında, para politikası kararlarının parasal sıkılaştırmanın gecikmeli etkilerini de dikkate alarak alındığı vurgulanıyor. Kurul, enflasyon üzerindeki yukarı yönlü risklere karşı ihtiyatlı duruşunu yinelemiştir. Aylık enflasyonun ana eğiliminde belirgin ve kalıcı bir düşüş sağlanana kadar sıkı para politikası duruşu sürdürülecektir.
Parasal Sıkılaştırma ve Gelecek Beklentileri
PPK, parasal sıkılaştırmanın krediler ve iç talep üzerindeki etkilerini yakından izlemeye devam edeceğini belirtmiştir. Kurul, enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışlarının öngörüler ile uyumunu yakından takip etmektedir. Enflasyon ve enflasyonun ana eğilimine ilişkin göstergeler sürekli olarak izlenecek ve fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda tüm araçlar kararlılıkla kullanılacaktır.
Para politikasındaki kararlı duruşun yurt içi talepte dengelenme, Türk lirasında reel değerlenme ve enflasyon beklentilerinde düzelme sağlayacağı öngörülüyor. Bu durumun, yılın ikinci yarısında aylık enflasyonun ana eğilimini düşürecek ve dezenflasyon sürecini başlatacağı ifade ediliyor. Kredi ve mevduat piyasalarında öngörülenin dışında gelişmeler olması durumunda ise parasal aktarım mekanizmasının ilave makroihtiyati adımlarla destekleneceği vurgulanıyor.
Likidite Yönetimi ve Sterilizasyon Araçları
Likidite gelişmelerinin yakından izlendiği ve gerektiğinde sterilizasyon araçlarının çeşitlendirilerek etkin şekilde kullanılacağı belirtilmiştir. Kurul, politika kararlarını parasal sıkılaştırmanın gecikmeli etkilerini de dikkate alarak, enflasyonun ana eğilimini geriletecek ve enflasyonu orta vadede yüzde 5 hedefine ulaştıracak parasal ve finansal koşulları sağlayacak şekilde belirleyecektir.
Şeffaf ve Veri Odaklı Politika
Kurul, kararlarını öngörülebilir, veri odaklı ve şeffaf bir çerçevede almayı sürdüreceğini taahhüt etmektedir. Bu yaklaşım, piyasa katılımcıları ve ekonomik aktörler için önemli bir güven unsuru olarak değerlendiriliyor.
Merkez Bankası'nın faiz kararına ilişkin bu açıklamalar, enflasyonla mücadeledeki kararlılığını ve piyasalara verdiği sıkı duruş mesajını net bir şekilde ortaya koymaktadır. Faizlerin sabit tutulması, enflasyon beklentilerini yönetmek ve ekonomik istikrarı sağlamak adına önemli bir adım olarak görülmektedir.
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.